Türkiye finansal piyasaları, 2025 yılı Nisan ayının ortasında yabancı yatırımcılardan gelen güçlü çıkış sinyalleriyle sarsıldı.
Resmî verilere göre, bir haftalık süreçte yabancı yatırımcılar Borsa İstanbul ve devlet iç borçlanma senetlerinden (DİBS) toplam 3,1 milyar dolarlık satış gerçekleştirdi. Bu rakam, son yıllardaki en büyük haftalık çıkışlardan biri olarak kayıtlara geçti.
Hangi Varlıklar Satıldı?
Detaylara bakıldığında, söz konusu çıkışın 2,2 milyar dolarlık kısmı hisse senetlerinden, 900 milyon dolarlık kısmı ise tahvil ve bono piyasalarından gerçekleşti. Yani hem Borsa İstanbul’da işlem gören şirket hisseleri hem de kamu borçlanma araçları yabancı yatırımcının satışına sahne oldu.
Neden Bu Kadar Yüklü Satış Oldu?
Ekonomistler ve piyasa analistleri, bu sert çıkışın arkasında birden fazla faktörün rol oynadığını belirtiyor:
📉 1. Küresel Belirsizlikler
ABD’de faizlerin beklenenden daha uzun süre yüksek kalacağına yönelik sinyaller, gelişmekte olan ülke piyasalarından sermaye çıkışlarını tetikliyor.
📈 2. Yüksek Enflasyon ve Faiz Düzeyi
Türkiye’de politika faizinin %46 seviyesine çıkarılması, TL’yi cazip kılarken, yüksek enflasyonun sürdürülebilirlik konusunda soru işaretleri yaratması yatırımcıyı temkinli davranmaya itiyor.
🌍 3. Jeopolitik Riskler
Orta Doğu’da artan gerilim, Rusya-Ukrayna savaşı ve Çin-ABD ilişkilerindeki gerginlik gibi faktörler, yatırımcıları gelişen piyasalardan uzaklaştırıyor.
Piyasalara Yansıması Ne Oldu?
Yabancı çıkışının hemen ardından piyasalarda da etkiler gözlendi:
- BIST 100 endeksi, hafta boyunca %4’e varan değer kaybı yaşadı.
- Döviz kurları, TL üzerindeki baskıyla yukarı yönlü hareket etti.
- Devlet tahvili faizleri, artan satışlarla birlikte yükselişe geçti.
Finansal istikrarı korumak adına Merkez Bankası’nın rezerv yönetimi ve likidite adımları dikkatle izleniyor.
Uzmanlar Ne Diyor?
Ekonomist Dr. Gökhan Aydın, “Bu çapta bir çıkış, yatırımcının kısa vadeli risk algısında ciddi bir bozulma olduğuna işaret eder. Ancak kalıcı olup olmayacağı, hem iç politikaların tutarlılığına hem de dış gelişmelere bağlı,” açıklamasında bulundu.
Yatırım stratejisti Melis Korkmaz ise, “Bir düzeltme sürecinden geçiyoruz. Türkiye’nin uzun vadeli yatırım hikâyesi tamamen bitmiş değil. Ancak yabancı sermayeyi elde tutmak için daha güven veren yapısal sinyaller gerekiyor,” ifadelerini kullandı.
Geri Dönerler mi?
Tarihsel verilere bakıldığında, yabancı yatırımcılar zaman zaman hızlı çıkışlar gerçekleştirse de, olumlu makroekonomik veriler ve öngörülebilirlik sağlandığında yeniden giriş yaptığı gözlemleniyor. Bu nedenle hem ekonomik yönetişim hem de dış ilişkilerde istikrar sağlanması, yeniden sermaye girişinin anahtarı olabilir.
Sonuç: Dikkatli Bekleyiş Sürüyor
Yabancı yatırımcının Türkiye piyasalarından gerçekleştirdiği 3,1 milyar dolarlık çıkış, kısa vadede likidite ve fiyatlamalar üzerinde baskı oluşturdu. Önümüzdeki haftalarda hem TCMB’nin para politikası mesajları hem de küresel gelişmeler, sermaye hareketlerinin yönünü belirleyecek.