Kara, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, enflasyonun sadece fiyatlar genel seviyesi değil, parasal güvenin barometresi olarak görülmesi gerektiğini ifade etti.
Dövizleşme Eğilimlerinde Dönüm Noktası mı?
Hakan Kara’ya göre, Mayıs ayında açıklanacak enflasyon verileri, vatandaşın TL’ye olan güvenini test edecek önemli bir sınav niteliğinde. Kara, “Enflasyonun beklentilerden sapması durumunda, bireylerin yeniden dövize geçişi hızlandırması muhtemel” dedi.
Bu açıklama, özellikle bireysel tasarruf sahiplerinin davranışlarında kırılma yaratabilecek bir döneme girildiğine işaret ediyor.
“Enflasyon Verisi, Ekonomik Programın Sürdürülebilirliğini Etkileyecek”
Prof. Dr. Kara, paylaşımında enflasyonun sadece mevcut ekonomik durumun bir yansıması değil, aynı zamanda uygulanan ekonomik programın toplum nezdinde kabul görüp görmediğini gösteren bir sinyal olduğunu söyledi. Şu ifadeleri dikkat çekti:
“Mayıs enflasyonu, sadece fiyat artışlarını değil, aynı zamanda ekonomik programa olan güvenin yönünü de belirleyecek.”
Kur Geçişkenliği ve Güven İlişkisi
Hakan Kara’nın vurguladığı bir diğer önemli konu da kur geçişkenliği. Yani enflasyon verisinin beklenenden sapması hâlinde, bireylerin yeniden dövize yönelmesiyle TL’nin değer kaybı hızlanabilir. Bu da enflasyonun kontrol altına alınmasını daha da zorlaştırabilir.
Ekonomistler, bu süreçte “kırılgan beklentilerin” yeniden oluşmaması için şeffaf, tutarlı ve güven veren bir para politikasının önemine dikkat çekiyor.
Piyasaların Gözü Haziran Başında Açıklanacak Veride
TÜİK’in Mayıs ayı enflasyon verisini Haziran ayının ilk haftasında açıklaması bekleniyor. Bu veri, yalnızca geçmişe dönük bir analiz değil, önümüzdeki aylarda döviz kuru, faiz ve yatırım tercihleri açısından da yol gösterici olacak.
Yatırımcılar, Merkez Bankası’nın duruşunu bu veri çerçevesinde yeniden değerlendirebilir. Özellikle enflasyonun çift haneye inip inmeyeceği, veya baz etkisine rağmen dirençli kalıp kalmayacağı kritik önemde.
Sonuç: Mayıs Verisi Psikolojik Bir Eşik Olabilir
Prof. Dr. Hakan Kara’nın mesajı, sadece teknik bir uyarı değil; aynı zamanda ekonomik güvenin sürdürülebilirliğine yönelik ciddi bir hatırlatma niteliği taşıyor. TL’nin istikrarı, sadece faiz oranlarıyla değil, vatandaşın enflasyon beklentileriyle şekilleniyor. Bu nedenle Mayıs ayı verisi, hem piyasalarda hem de politika yapıcılar nezdinde yakından izlenecek.
